Pek çok şair kendisini diğer insanlardan farklı bir yapıda görür. İki ayak, bacak, bir gövde ve başla şekillenen kaba iskeletin şair adını alanlarının diğerlerinden farkı ne ola?Kuşkusuz, farktan kasıt suret değil, öz, ruh.Ruhsal durumu, dünyayı kavrayışı ile, evet, anladık, o farklı ve bambaşka birisidir.Peki, şairi hayal avcısı olarak düşünenlerle, duygusal bir inek kategorisinde tutanlara ne dersiniz?Ya hakikatlere ayna olup kendini sert, haşin, yalçın kaya-çelik maddelerle eşdeğerde tutanlar. Makinalar...Yanılmadınız, şair kelime oyuncusudur, bir simyagerdir, bir gram noksan tartmaz kelimeyi. Kelimenin esiridir o.Sihir, büyü, nücum, remil... bunlar da onun sorumluluğundadır; deve güreşi, sünnet şöleni, kocakarı ilaçları da...Uyanıklık rüyalarını (sanrıları), şizofreniyi, paranoyak halleri, beyin kanamalarını... ya bunları kime yükleyelim?Bunları yüklenen yok mu sanıyorsunuz?Hepsini geçip diyoruz ki, şair diğer insanlara göre farklıdır, evet.
Şiirin İpek Sesi, Cevat Akkanat’ın uzun yıllardır dergi ve gazetelerde kaleme aldığı ve şiirler ile şairlerini konu alan yazılarını bir araya getirdiği eleştiri türünde bir kitap.Genel olarak ülke şiiri için geliştirdiği eleştiriler de yer alıyor. ‘Şiir söz konusu olunca yanı başında bazı şeyleri düşünemiyorum: Üniversiteleri, akademileri, okulları, kalın duvarlarla örülmüş akımları, sığ medya örgütlerini.’Oldukça güzel bazı detaylar da kitaba güzellik katıyor:“Hocam, babam edebiyat dersi için sözlük alırken para üstü çıkışmayınca vermişler.”‘Dersteydim. Miyâse’nin elinde onu görünce dersi kestim. Kitabın mecarasını öğrenince sustum. Sanırım Simurg tarihteki yerini ‘para üstü verilen ilk kitap’ şeklinde alacak.’ (Simurg – İsmail Karabulut)
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Şiirin İpek Sesi, Cevat Akkanat’ın uzun yıllardır dergi ve gazetelerde kaleme aldığı ve şiirler ile şairlerini konu alan yazılarını bir araya getirdiği eleştiri türünde bir kitap.Genel olarak ülke şiiri için geliştirdiği eleştiriler de yer alıyor. ‘Şiir söz konusu olunca yanı başında bazı şeyleri düşünemiyorum: Üniversiteleri, akademileri, okulları, kalın duvarlarla örülmüş akımları, sığ medya örgütlerini.’Oldukça güzel bazı detaylar da kitaba güzellik katıyor:“Hocam, babam edebiyat dersi için sözlük alırken para üstü çıkışmayınca vermişler.”‘Dersteydim. Miyâse’nin elinde onu görünce dersi kestim. Kitabın mecarasını öğrenince sustum. Sanırım Simurg tarihteki yerini ‘para üstü verilen ilk kitap’ şeklinde alacak.’ (Simurg – İsmail Karabulut)