Hümanistlerin prensi Erasmus, barışçıl perspektifler uluslararası hukukun görüş alanına girmeden önce modern savaş eleştirisinin temellerini attı. Kuzey Avrupa Rönesans’ının bu büyük ustası, savaşı yalnızca dinsel nedenlerle değil aynı zamanda rasyonel karşısavlarla da belirgin şekilde kınadı. Modern düşünce tarihinde barış elçisi olarak anılabilecek biri varsa, bu şeref öncelikle Erasmus’a aittir. Tatlı Gelir Yaşamayana Savaş, modern Avrupa’nın savaş karşıtı ilk metnidir. 1515 tarihli bu deneme, savaşa aşina olmayanları ve bu uğurda her türlü riski almaya hazır olanları uyarır. Cicero’dan bu yana tartışılagelen adil savaş fikrini reddeden ve devletlerarası anlaşmazlıklarda tarafsız yargılayan bir merci bulmanın mümkün olmadığını belirten Erasmus, barışı her şeyden önce varoluşsal bir zorunluluk olarak ortaya koyar. #dünyaklasikleri #kısaklasikler #dünyabarışı #savaşeleştirisi #savaşakarşı #hümanizm #rönesans
Deliliğe Övgü’de Antik Yunan ve Roma yazarlarından bol bol vecizelere yer veren yazarımız, Adagia adlı eserinin 3001.’i özdeyişinin açıklamalarında Hıristiyan öğretiden yararlanır. Kanlı bir yüzyılda yaşayan sorumluluk sahibi bir aydın olarak öldürmeye karşı çıkar. Bilhassa din adına yapılan bu savaşların, Hıristiyan öğretiye ters olduğunu dillendirir. Madde ve Tanrı arasındaki mücadelede barışın yanında; yani Tanrı’nın safında yer alır. Bir oturuşta okunabilecek doyurucu bir deneme olduğuna kaniyim.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Okunması gereken güzel bir eser olduğunu düşünüyorum.
Hala savaşların olduğu bu dünyada savaşmanın kötülüğünü anlatan bir kitap.
Rotterdamlı D. Erasmus’un savaş durumu ve devlet yönetimi hususlarındaki fikirlerini belirttiği harika bir deneme.
Kitabin adindan etkilenip de aldiğim bir eser oldu bakalim 😉
Deliliğe Övgü’de Antik Yunan ve Roma yazarlarından bol bol vecizelere yer veren yazarımız, Adagia adlı eserinin 3001.’i özdeyişinin açıklamalarında Hıristiyan öğretiden yararlanır. Kanlı bir yüzyılda yaşayan sorumluluk sahibi bir aydın olarak öldürmeye karşı çıkar. Bilhassa din adına yapılan bu savaşların, Hıristiyan öğretiye ters olduğunu dillendirir. Madde ve Tanrı arasındaki mücadelede barışın yanında; yani Tanrı’nın safında yer alır. Bir oturuşta okunabilecek doyurucu bir deneme olduğuna kaniyim.