Şeyh Sadi, Gülistan'da şu hikayeyi anlatır:Bir gönül eri tekkeden medreseye geldi. Tarikat ehlinin arkadaşlık ahdini bozmuş oldu. Ona "alimle abit arasında ne fark vardı da bunlardan alim fırkasını tercih ettin" dedim. Cevap verdi: "Abit, dalgadan kendi kilimini kurtarır. Alim ise batanı kurtarmaya çalışır."Şeyh Sadi bu sözleri ile aydını tarif etmiş oluyor. Buradaki alim yerine "aydın" kelimesini de koyabiliriz. Çünkü alimlerin hepsi batanı (veya vatanı) kurtarmaya çalışmaz. Kendi ülkesinin ve dünyanın sorunlarıyla ilgilenen bilgili kişilere aydın diyebiliriz.Aydın davranışı dindarlar, laikler, sağcılar, solcular arasında yaşamaktadır. Aydın olmanın şartı, bunlardan muhakkak birisi olmak değildir. Bu bakımdan, kendi ulus çoğunluğunun dinine kafayı takıp da, onu küçültücü yayınları hayat gayesi haline getirenler aydın sayılmaz, "bilgili snob" sayılırlar.Bunun karşıtı olarak da, mesela "Berlin'de duvar yıkıldı, bizim sosyalistler çuvalladı" gibi yorumlarla soy aydınları küçülttüklerini sananlar, "bilgiç nanemolla" sayılırlar.Aydın, her zaman aydındır. Fosforlu saat kadranı gibi, parlamak için çevrelerinin kararmasını bekleyenler, aydın değil fosforesan beyinlerdir. Bu kitapta, Türkiye aydınlarının macerası kısaca anlatılmıştır.
Osmanlı’nın son dönemlerinden 1970 lere kadar söz sahibi olmuş farklı dünya görüşlerine sahip çeşitli aydınların ele alındığı eserde , aydın ve münevver farkı inceden vurgulanıyor , jakobenlik ve bağnazlık ta eleştiriliyor.
okunması hayli yorucu bir kitap. yazarın yayınlanmış yazılarının bir tür derlemesi.. genel bir fikir katıyor kesinlikle ama son kısımlara doğru sıkmaya bda başlıyor hakikaten. tavsiye ederim
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Türkiye’de aydın sınıfa dair kaleme alınmış küçük ve rahat okunur denemelerden oluşan bir kitap.
Osmanlı’nın son dönemlerinden 1970 lere kadar söz sahibi olmuş farklı dünya görüşlerine sahip çeşitli aydınların ele alındığı eserde , aydın ve münevver farkı inceden vurgulanıyor , jakobenlik ve bağnazlık ta eleştiriliyor.
hüsrev hocanın türk aydının açmazlarını duruş sorunlarını anlatan bir eser
okumaya başladığınızda sizi sıkabilir.fakat bence okunmaya değer bir kitap.yazar okuduğu eserlerden;dergi,makale ve denemelerden alıntılar yapmış.
okunması hayli yorucu bir kitap. yazarın yayınlanmış yazılarının bir tür derlemesi.. genel bir fikir katıyor kesinlikle ama son kısımlara doğru sıkmaya bda başlıyor hakikaten. tavsiye ederim