Unutulmuş Bir Fikir Adamı ve Hukuk Alimi: Milaslı Gad Franko
Tanıtım Bülteni
Milaslı olmakla iftihar eden, bu nedenle de yazılarını ve kitaplarını, isminin önüne “Milaslı” sıfatını ekleyerek imzalayan Tek Partidöneminin önde gelen fikir adamlarından Gad Franko’yu, hukuk tarihçileri dışında, artık kimse hatırlamamaktadır. Gad Franko Türkiye’nin doktora sahibi ilk hukukçularındandır. Türkleşmeye gönülden inanmış olan Franko’nun yurttaşlık hayalleri Varlık Vergisi Kanunu’nun ayrımcı ve keyfî uygulaması ile yıkılmıştır. Kendisine tahakkuk eden vergiyi, sahibi olduğu Bahtiyar Han’ı satmasına rağmen ödeyemeyen Franko, gönderildiği Aşkale’den manen yıkılmış bir halde dönmüş ve bir daha kendine gelememiştir.Bu çalışma, Franko’nun Milas’ta başlayan, İzmir’de devam eden ve İstanbul’da sona eren hayat hikâyesini anlatmaktadır. Aynızamanda kitapta Franko’nun gazetelerde yayınlanan makaleleri de bulunmaktadır.
Osmanlı’nın son zamanları ile Cumhuriyet’in ilk yıllarını yaşayan ve Türkiye’de laik hukukun yerleşmesinde özellikle yayınlarıyla öncülük eden Gad Franko; başarılı avukatlık, fikir ve yayın hayatından sonra maruz kaldığı Varlık Vergisi zulmüyle neye uğradığını şaşırmış ve hayatını kaybettiği 1954’e kadar psikolojik, sıhhi ve fikri bakımdan bir daha toparlanamamıştır. Lozan Antlaşması görüşmelerine de katılarak Türk Heyeti’ne katkı sağlayan, yeni rejimin benimsenmesinde gayretle çalışan ve anayasa hukukunda yurt dışında ilk doktora yapanlardan Gad Franko’nun gadre uğraması son derece hazindir. Yazar önemli bir fikir adamı ve hukuk âlimini ele almakla öncülük etmiş olmasına rağmen eserin niteliği hakkında aynı şeyi söylemek maalesef mümkün değil. Öncelikle kısmen veri eksikliğinden olsa Gad Franko’nun hayatı tam ele alınamamıştır. Gad Franko’nun Eski Türkçe ve Fransızca yazıları esere eklenmiş olmakla birlikte dil bariyeri nedeniyle bu metinlerden çoğunluğun istifadesi mümkün değildir.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Osmanlı’nın son zamanları ile Cumhuriyet’in ilk yıllarını yaşayan ve Türkiye’de laik hukukun yerleşmesinde özellikle yayınlarıyla öncülük eden Gad Franko; başarılı avukatlık, fikir ve yayın hayatından sonra maruz kaldığı Varlık Vergisi zulmüyle neye uğradığını şaşırmış ve hayatını kaybettiği 1954’e kadar psikolojik, sıhhi ve fikri bakımdan bir daha toparlanamamıştır. Lozan Antlaşması görüşmelerine de katılarak Türk Heyeti’ne katkı sağlayan, yeni rejimin benimsenmesinde gayretle çalışan ve anayasa hukukunda yurt dışında ilk doktora yapanlardan Gad Franko’nun gadre uğraması son derece hazindir. Yazar önemli bir fikir adamı ve hukuk âlimini ele almakla öncülük etmiş olmasına rağmen eserin niteliği hakkında aynı şeyi söylemek maalesef mümkün değil. Öncelikle kısmen veri eksikliğinden olsa Gad Franko’nun hayatı tam ele alınamamıştır. Gad Franko’nun Eski Türkçe ve Fransızca yazıları esere eklenmiş olmakla birlikte dil bariyeri nedeniyle bu metinlerden çoğunluğun istifadesi mümkün değildir.