O gün yeryüzünde kimse uyuyamadı.Hemen hemen hiç kimse. İnsomnia hastalarının dahi arada biraz uyudukları söylenir. Ama bu farklı.Gecelerdir kimsenin gözüne uyku girmiyor.Beş gün daha böyle geçerse ‘uyku mahrumiyeti psikozu’yla başbaşa kalacaklar.Otuz iki gün sonra ise acılı bir ölüm onları bekliyor.Hâlâ uyuyabilen şanslı azınlık artık o kadar şanslı saymıyor kendini;insanlar gruplara ayrılmak, ölmek öldürmek için, hiçbir fırsatı kaçırmıyor. Adrian Barnes'tan, Arthur C. Clarke Ödülü finalisti Uyuyamayanlar, insanın bilinçdışına mercek tutan, gerilimin bir saniye bile düşmediği eşsiz bir kurgu. "Yılın en ürpertici kitabı." -Slate "Barnes uyuyamayan insanlar fikrini kişisel ve sosyal bir faciayı keşfetmek için kullanıyor. Mükemmel!"-The Guardian
Bana hitap eden bir tür değil ama önerenler çok değerli olunca okudum. Benim de insanlıktan çıktığım nokta uykusuzluk olabilir. iki fizyolojik zaafım var; açlık ve uykusuzluk ama uykusuzluk birinci sırayı alır. Okurken yoruldum.
İnsanı insan yapan değerlerden birinin (günlük uyku) yitiminin insanı nasıl bir uçuruma sürükleyebileceğini ele alan bir kitap. Yer yer akıcılığını kaybetse de keyifle / merakla okunabilecek bir eser.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Bana hitap eden bir tür değil ama önerenler çok değerli olunca okudum. Benim de insanlıktan çıktığım nokta uykusuzluk olabilir. iki fizyolojik zaafım var; açlık ve uykusuzluk ama uykusuzluk birinci sırayı alır. Okurken yoruldum.
beğenmedim aşırı bunalttı
Uyuyamadığı için zombiye dönen insanlar ile uyuyabilen bir kaç yetişkin ve çocuğun yaşam mücadelesinin anlatıldığı sıradan bir kitap.
İnsanı insan yapan değerlerden birinin (günlük uyku) yitiminin insanı nasıl bir uçuruma sürükleyebileceğini ele alan bir kitap. Yer yer akıcılığını kaybetse de keyifle / merakla okunabilecek bir eser.
Konu anlamsız bir biçimde uzatılmış. Okurken bir yandan çok sıkılıyorsun, bir yandan da olayın nereye gideceğini merak ediyorsun.