Türkiye ile Yunanistan arasındaki sorunlar uzun zmandan beri dünya kamuoyunun gündemine yerleşmiştir. İki ülke arasındaki sorunlar yalnızca ortak bir denize kıyısı olan iki komşunun, sınır anlaşmazlıklarından ibaret değildir. Tarihsel mirasın ortaya çıkardığı ve Türk-Yunan ulus devletlerinin "çabaları" ile beslenmiş daha büyük sorunlar sözkonusudur. Ege'nin "paylaşılması"ndan Kıbrıs'a, azınlıklaran karşılıklı güvensizliğe uzanan sorunlar bütünü yalnızca dönemsel rahatlamalarla 'idare' edilmektedir.
yazar her ne kadar tarafsız davranmaya çalışsa da pek de tarafsız sayılamaz. ama kitabın çok öenmli bir yanı var. yunanlıların megali idea fikrinin nasıl oluştuğunu, antik yunanla günümüz yunanistanı arasındaki 2000 küsür yıllık boşluğun nasıl doldurulmaya çalışıldığını anlatması ve bunu bir yunandan duymak gerçekten önemli. bu açıdan kitap çok faydalı.
Herzaman Türkiye’nin bir yunan korkusu (Neyinden korkuyorsak) olmustur.Bu kitap tam tersi Yunanlıların Türkiyeden korkularını neden tehlike olarak gördüklerini anlatıyor.Türkiyenin Gücünü bu gücün kaynaklarını ve Türkiyenin nasil alt edilebileceği konusunda Yunanistanda hakim olan düsünceyi anlatan cok güzel ve okumaya değer.Turkiyeyi faşist almanyaya benzetmeleri ayri bi konu.Bence bu kitabi tum turk vatandaslari okumali.Kitabin en ilginc yani turkce cevirisini Yunanlilarin yapmasi.Bu arada kitabi alan arkadaslar önsöz kismini kesin okusunlar orda kitabin cevirisi konusunda ne gibi zorluklar yasadiklari anlatiliyorornegin: biz kibrisa Kibris Türk kesimi diyorsak onlardaburaya işgal edilen topraklar diyorlarmis
şu bizim devamlı sorunlarımızı çözemediğimiz yunanlılar var ya işte onların görüşlerini tam anlamıyla dile getiren güzel bir kitap..ege denizi üzerindeki emellerini anlatıyor ayrıca..türkiye hakkında yazdıklarını okudukça sinirlerim gerildi fakat hiçte korkmadım..öyle herşey kolay değil..neyse bu kitabı okumanız içn birçok neden var bunlardan birisi de TÜRK olmamız…
kitap ilk önce bir Yunanlının gözüyle Türkiyeyi gormek acısından cok onemli.basta kitabı okuyunca yunan tarihine cok omem vermis.bu yüzden sıkıcı gibi gorunsede sonraları ısın ıcıne Türkiye girince kitap cok etkileyici oluyor.yıllardır Türkler yunanlıları yunanlılarda Türkleri bir tehlike olarak gordüler fakat kitabı okuyunca yunanlıların neler düsündüğü sizi cok sasırtacak.mesela Türkiyeyeyle yapılacak savas senaryoları,Türkiyeyi yenebilmenin yolları gibi.her Türk vatandasının mutlaka okuması gereken bir kitap.
Uzun zamandan beri böyle bir kitap arıyordum. Biz Yunanlılar hakkında bu kadar kötü düşünüyoruz da bu adamlar bizim hakkımızda ne düşünüyorlar diye. Nihayet Herkül Millas ve İltişim bu ihtiyacımı karşıladı. Gerçekten çok güzel, sade bir dille, uluslararası ilişkiler teorisi bilmeyen kişilerin anlayacağı bir dilde yazılmış bir kitap. Gerekli yerlerinde uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkiler teorisine ilişkin açıklamalar yapılmış. Kitap temel olarak 2 ana bölümden oluşuyor. Yazar birinci bölümde Yunanistan’da Türk-Yunan ilişkilerine bakışta 4 önemli görüşü tanımlıyor ve eleştirilerini getiriyor. İkinci bölümde ise Türk-Yunan ilişkilerindeki temel sorunlar ele alınıyor ve iki toplum arasında sıfır toplamlı olmayan bir model çerçevesinde çözüm önerileri sunuluyor. Yazarın Ege’ye ilişkin uyuşmazlıklarda getirdiği öneriler Yunan resmi tezine yakın dursa da (ancak yazar hukuksal temelden hareket edilirse Yunanistan’ın çoğu konuda haklı olduğunu belirtiyor ama, Ege’nin özelliikleri olan bir deniz olduğunu ve burada da hakkaniyet ilkesine uygun davranılması gerektiği konusunda da hakkını veriyor)Kıbrıs ve Azınlıklar sorunlarında sorunlara gayet objektif yaklaşıyor. Yazar her iki tarafında yanlışları olduğunu belirterek çözümün de iki taraf arasında ve sadece iki taraf için sağlanması gerektiğini belirtiyor. Çevirmenlerin epey sıkıntı çektiği açık. Çünkü tarafların karşılıklı imajları ve tezleri, kullandıkları terimler hiç uyuşmaz gibi gözüküyor. Bunun yanı sıra hoş sürprizlerle de karşılaşılmıyor değil. Örneğin yazar Türkiye’de de “milli dava” sözcüğünün kullanıldığını bilmediğinden olsa gerek “milli konular” sözcüğünün Yunanistan dışında hiçbir ülkede kullanılmadığını belirtiyor. Özetle güzel bir kitap. Karşısındakini anlamak isteyenlerin mutlaka edinip okumaları gereken bir kitap.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
yazar her ne kadar tarafsız davranmaya çalışsa da pek de tarafsız sayılamaz. ama kitabın çok öenmli bir yanı var. yunanlıların megali idea fikrinin nasıl oluştuğunu, antik yunanla günümüz yunanistanı arasındaki 2000 küsür yıllık boşluğun nasıl doldurulmaya çalışıldığını anlatması ve bunu bir yunandan duymak gerçekten önemli. bu açıdan kitap çok faydalı.
Herzaman Türkiye’nin bir yunan korkusu (Neyinden korkuyorsak) olmustur.Bu kitap tam tersi Yunanlıların Türkiyeden korkularını neden tehlike olarak gördüklerini anlatıyor.Türkiyenin Gücünü bu gücün kaynaklarını ve Türkiyenin nasil alt edilebileceği konusunda Yunanistanda hakim olan düsünceyi anlatan cok güzel ve okumaya değer.Turkiyeyi faşist almanyaya benzetmeleri ayri bi konu.Bence bu kitabi tum turk vatandaslari okumali.Kitabin en ilginc yani turkce cevirisini Yunanlilarin yapmasi.Bu arada kitabi alan arkadaslar önsöz kismini kesin okusunlar orda kitabin cevirisi konusunda ne gibi zorluklar yasadiklari anlatiliyorornegin: biz kibrisa Kibris Türk kesimi diyorsak onlardaburaya işgal edilen topraklar diyorlarmis
şu bizim devamlı sorunlarımızı çözemediğimiz yunanlılar var ya işte onların görüşlerini tam anlamıyla dile getiren güzel bir kitap..ege denizi üzerindeki emellerini anlatıyor ayrıca..türkiye hakkında yazdıklarını okudukça sinirlerim gerildi fakat hiçte korkmadım..öyle herşey kolay değil..neyse bu kitabı okumanız içn birçok neden var bunlardan birisi de TÜRK olmamız…
kitap ilk önce bir Yunanlının gözüyle Türkiyeyi gormek acısından cok onemli.basta kitabı okuyunca yunan tarihine cok omem vermis.bu yüzden sıkıcı gibi gorunsede sonraları ısın ıcıne Türkiye girince kitap cok etkileyici oluyor.yıllardır Türkler yunanlıları yunanlılarda Türkleri bir tehlike olarak gordüler fakat kitabı okuyunca yunanlıların neler düsündüğü sizi cok sasırtacak.mesela Türkiyeyeyle yapılacak savas senaryoları,Türkiyeyi yenebilmenin yolları gibi.her Türk vatandasının mutlaka okuması gereken bir kitap.
Uzun zamandan beri böyle bir kitap arıyordum. Biz Yunanlılar hakkında bu kadar kötü düşünüyoruz da bu adamlar bizim hakkımızda ne düşünüyorlar diye. Nihayet Herkül Millas ve İltişim bu ihtiyacımı karşıladı. Gerçekten çok güzel, sade bir dille, uluslararası ilişkiler teorisi bilmeyen kişilerin anlayacağı bir dilde yazılmış bir kitap. Gerekli yerlerinde uluslararası hukuk ve uluslararası ilişkiler teorisine ilişkin açıklamalar yapılmış. Kitap temel olarak 2 ana bölümden oluşuyor. Yazar birinci bölümde Yunanistan’da Türk-Yunan ilişkilerine bakışta 4 önemli görüşü tanımlıyor ve eleştirilerini getiriyor. İkinci bölümde ise Türk-Yunan ilişkilerindeki temel sorunlar ele alınıyor ve iki toplum arasında sıfır toplamlı olmayan bir model çerçevesinde çözüm önerileri sunuluyor. Yazarın Ege’ye ilişkin uyuşmazlıklarda getirdiği öneriler Yunan resmi tezine yakın dursa da (ancak yazar hukuksal temelden hareket edilirse Yunanistan’ın çoğu konuda haklı olduğunu belirtiyor ama, Ege’nin özelliikleri olan bir deniz olduğunu ve burada da hakkaniyet ilkesine uygun davranılması gerektiği konusunda da hakkını veriyor)Kıbrıs ve Azınlıklar sorunlarında sorunlara gayet objektif yaklaşıyor. Yazar her iki tarafında yanlışları olduğunu belirterek çözümün de iki taraf arasında ve sadece iki taraf için sağlanması gerektiğini belirtiyor. Çevirmenlerin epey sıkıntı çektiği açık. Çünkü tarafların karşılıklı imajları ve tezleri, kullandıkları terimler hiç uyuşmaz gibi gözüküyor. Bunun yanı sıra hoş sürprizlerle de karşılaşılmıyor değil. Örneğin yazar Türkiye’de de “milli dava” sözcüğünün kullanıldığını bilmediğinden olsa gerek “milli konular” sözcüğünün Yunanistan dışında hiçbir ülkede kullanılmadığını belirtiyor. Özetle güzel bir kitap. Karşısındakini anlamak isteyenlerin mutlaka edinip okumaları gereken bir kitap.