Akçura, bir Tatar-Türk'ü olarak Rusya'da zengin ve seçkin bir ailenin çocuğu olarak hayata başlamış, daha sonra ise hayatını Osmanlı ile Rusya arasında ve bu iki ülkenin muhakemesini sürekli olarak zihninde yapan bir insan olarak devam ettirmiştir. O, Çarlık Rusya’sında var olan Burjuva anlayışının Osmanlı’da olmayışının, Osmanlı için çok büyük bir kayıp olduğunu görmüştür. Bu durumu çok veciz olarak "...Bir toplum köylü ve askerden oluşamaz, muhakkak ki bir burjuva sınıfının olması gerekir." şeklinde ifade etmiştir. O, Türk toplumundaki milli şuurun gelişmesini milli burjuvazinin (girişimcilerin) varlığında görmekteydi.Akçura, Çarlık Rusya’sındaki iktisadi ve sosyal gelişmişliğin temelinde yatan esas öğenin Rus Burjuvazisi olduğunu ifade etmiştir. Osmanlı'nın fikri ve iktisadi sıkıntısının tek çözümü olarak da bir yerli burjuva sınıfının oluşturulması gereğinde görüyordu.
Kitabı başka bir yerden temin ettim.Kitapta Yusuf Akçurayı 3 bölümden ele alır.1.Hayatı 2.Fikriyatı 3.makaleleri.Maalesef 2. bölüme geldiğim de çok üzüldüm.Çünkü Akçurayı yüceltirken Ziya Gökalp’i nedense alçaltıyor.Özellikle nedense Ziya Gökalp’in televizyonda neden bu kadar sık konuşuluyor da Akçura konuşulmuyor?diye çok fazla üzerinde durmuş ve sıkıyor bizleri.Bundan başka olumsuz bir yanı yok.Aköurayla ilgili yüzeysel bilgiler alınabilecek bir kitap.
Kitap Yorumları - (2 Yorum)
Yusuf Akçura her Türk Milliyetçisinin özellikle incelemesi gereken müstesna bir şahsiyet
Kitabı başka bir yerden temin ettim.Kitapta Yusuf Akçurayı 3 bölümden ele alır.1.Hayatı 2.Fikriyatı 3.makaleleri.Maalesef 2. bölüme geldiğim de çok üzüldüm.Çünkü Akçurayı yüceltirken Ziya Gökalp’i nedense alçaltıyor.Özellikle nedense Ziya Gökalp’in televizyonda neden bu kadar sık konuşuluyor da Akçura konuşulmuyor?diye çok fazla üzerinde durmuş ve sıkıyor bizleri.Bundan başka olumsuz bir yanı yok.Aköurayla ilgili yüzeysel bilgiler alınabilecek bir kitap.