Zat’ının celaline ve saltanatının yüceli¬ğine yaraşır şekilde Allâh-u Te’âlâ’ya sonsuz hamd-ü senalar olsun.Allâh-u Te’âlâ’nın, kendisine olan ezelî muhabbetine, kendisinin de Allâh-u Te’âlâ’ya karşı olan sonsuz sevgisine münasip olacak şe¬kilde, Muhammed (Sallallahu Aleyhi ve Sellem)e, Ehl-i Beyt’ine ve sahabesine, özellikle bu eserde isimleri geçen zevât-ı kirama salât-ü selâm ol¬sun.Bundan sonra siz kıymetli okurlarıma beyan etmek isterim ki, çok seneler önce ezanla ilgili bir risale yazmaya niyetlenmiştim, takat maddî manevî birçok sıkıntılar bugüne kadar bu niyetimi gerçekleştirmeme mani olmuştu.Ama bugün Allâh-u Tc’âlâ bütün en¬gelleri bertaraf ederek bu eserin te’lif ve tab’ına bizi muvaffak kıldı.Allâh-u Te’âlâ’dan niyazım; sehadetleri dinin temeli olan ve şe’âir-i İslam (İslam nişanların)dan olan ezân-ı Muhammedi’yi yurdumu¬zun vesair İslam vatanlarının üzerinden eksik et¬memesidir.Bir diğer önemli talebimiz de, bize ve ezana değer vererek bu risaleyi okuyup okutan¬lara son nefeste şehadet kelimelerini nasip etme¬sidir.Şüphesiz icabete lâyık olan ve tevfikın Velîsi bulunan Zât ancak Allâh-u Te’âlâ’dır.