Freud’un bir hastasıyla seanslarındaki görüşmelerini aktaran bu eser, bilinçaltının günlük hayatı aslında insanı ne kadar derinden etkilediğinin bir göstergesi. Hasta tedavi için "sadece kitabından birkaç paragraf okuduğu" bir terapiste gidip başından geçen her şeyi anlatıyor ve sonunda bilinçaltının hayatının günlük işleyişinde belirleyici bir unsur olduğunun farkına varıyor. Babasını çok sevdiğini, onun başına bir şey geleceği için evlenmekten kaçındığını, babasının veya sevdiklerinin başına bir şey gelmemesi için kargo parasını ödeme amacıyla trenle üç saat yolculuk yaptığını anlatan hasta, aslında içten içe babasının ölmesini istiyordu. Çünkü küçükken babası onu dövüyordu. Babası öldükten sonra da, kendisini gerçekten cezalandıramayacağı için, babasının aslında yaşadığını hayal ediyor, evin kapısını açıp babasının gördüğünde ceza vereceği hareketleri sergiliyordu, resmen babasından iktidarı alıyor gibiydi. Elinizde tuttuğunuz kitap, nevrozun derinliklerine iniyor ve bunun nasıl bir rahatsızlık olduğunu çarpıcı bir şekilde gözler önüne seriyor.
Kitap Yorumları - (1 Yorum)
Freud’un obsesif bozukluk üzerine yazdığı güzel bir kitap. İçerisinde güzel çıkarımlar ve gözlemler bulunduruyor. Tavsiye ederim.