Hz. Peygamber ve Kur’an Dışı Vahiy (Gaybi Hadisler Meselesi)(Ciltli)
Tanıtım Bülteni
İslam literatüründe, özellikle İslam ümmetinin geleceğine dair Hz. Peygamber’den nakledilen pek çok rivayet vardır. Bunların müştereken sahip oldukları vasıf, gaybdan haber veriyor olmalarıdır. Bu rivayetlerin çoğunlukla Hz. Peygamber’e isnad ediliyor olmaları, bunları çeşitli şekillerde yorumlayan müslümanlar arasında, asırları kucaklayan ihtilaflar doğurmuş ve hâlen de doğurmaktadır. Bu rivayetleri İslami açıdan değerlendirebilmek, Kitap ve Sünnet’in bu husustaki ölçüsünü ortaya koymayı gerekli kılmaktadır.Bu eser, “Mehmed Said Hatiboğlu Kitaplığı”ndan yayımlanan kitapların usûlü mahiyetinde olup sayısız denecek istismar mahsullerinin niçin Resulullah’a isnad edilemeyeceğinin gerekçelerini ele almaktadır.
Eserde Hz. Peygamber’in gaybi haberleri üzerinden Kur’an dışı vahiy konusu ele alınmıştır. Eleştirel bir yaklaşıma sahip yazar Kur’an dışı vahiy konusuna karşı çıkmakta ve eserde buna dair delillerini ortaya koymaktadır. İleri sürülen hususlarda tek taraflı bir bakış açısı, zaman zaman da müstehzi bir şekilde ortaya konulmuştur. Necm Suresi’nin 4. ayetindeki hüve zamiri hakkında “Bu zamirin Hz. Peygamber’in tebliğ ettiği Kur’an’a delalet ettiğinde en küçük şübhe yoktur.” (s. 63) dese de surenin meallerinde mezkûr zamirin hem Kur’an’a hem de Hz. Peygamber’in söylediklerine yönelik olduğuna ilişkin örnekler mevcuttur. Esasında şüphe olmadığı belirtilirken farklı yorumların olduğu hususuna yer verilmemiştir. Hem Doğu hem Batı’da ilmi bir otorite olduğu konusunda görüş birliği olan Gazali hakkında müstehzi ifadelerin (“Mesela ‘ezan’ sünnetinin ‘tilavet edilmeyen vahiy’ olmadığını, ben Gazâli merhuma nasıl ulaştırabilirim ki!) (s. 65) kullanılması da ilmi bir esere yakışmamaktadır.
Böyle bir ilim adamı varken yurdumuzda hikayecilerin popüler, tanınmış ve muteber görülmesi inanılmaz üzüntü verici. Kitap meseleyi mükemmel bir şekilde açıklığa kavuşturuyor. Sünnetin dindeki olması gereken yeri açıklığa kavuşturuyor.
Allahü Teala gaybi sadece kendisinin bileceğini bizlere haber veriyor. Sevgili Peygamberimizin gaybi bildiğini ve gayibden haber verdiğini düşünenler varsa bu kıymetli eseri okuduklarında kanaatlerini değiştireceklerini umuyorum.
M.Said HATİPOĞLU hocamızın sade,anlaşılır bil dille kaleme aldığı bir eser. Allah hocamıza hayırlı uzun ömürler bahşetsin. Bizde kendisinden istifade edelim inşallah.
Kitap Yorumları - (5 Yorum)
Eserde Hz. Peygamber’in gaybi haberleri üzerinden Kur’an dışı vahiy konusu ele alınmıştır. Eleştirel bir yaklaşıma sahip yazar Kur’an dışı vahiy konusuna karşı çıkmakta ve eserde buna dair delillerini ortaya koymaktadır. İleri sürülen hususlarda tek taraflı bir bakış açısı, zaman zaman da müstehzi bir şekilde ortaya konulmuştur. Necm Suresi’nin 4. ayetindeki hüve zamiri hakkında “Bu zamirin Hz. Peygamber’in tebliğ ettiği Kur’an’a delalet ettiğinde en küçük şübhe yoktur.” (s. 63) dese de surenin meallerinde mezkûr zamirin hem Kur’an’a hem de Hz. Peygamber’in söylediklerine yönelik olduğuna ilişkin örnekler mevcuttur. Esasında şüphe olmadığı belirtilirken farklı yorumların olduğu hususuna yer verilmemiştir. Hem Doğu hem Batı’da ilmi bir otorite olduğu konusunda görüş birliği olan Gazali hakkında müstehzi ifadelerin (“Mesela ‘ezan’ sünnetinin ‘tilavet edilmeyen vahiy’ olmadığını, ben Gazâli merhuma nasıl ulaştırabilirim ki!) (s. 65) kullanılması da ilmi bir esere yakışmamaktadır.
Böyle bir ilim adamı varken yurdumuzda hikayecilerin popüler, tanınmış ve muteber görülmesi inanılmaz üzüntü verici. Kitap meseleyi mükemmel bir şekilde açıklığa kavuşturuyor. Sünnetin dindeki olması gereken yeri açıklığa kavuşturuyor.
Allahü Teala gaybi sadece kendisinin bileceğini bizlere haber veriyor. Sevgili Peygamberimizin gaybi bildiğini ve gayibden haber verdiğini düşünenler varsa bu kıymetli eseri okuduklarında kanaatlerini değiştireceklerini umuyorum.
M.Said HATİPOĞLU hocamızın sade,anlaşılır bil dille kaleme aldığı bir eser. Allah hocamıza hayırlı uzun ömürler bahşetsin. Bizde kendisinden istifade edelim inşallah.
Bu alanda okunabilecek bir eser